Kütüphanelerde FabLAb ve 3D Yazıcılar
FabLabs olarak bilinen,
açılımı “Fabrications Laboratory” olan, üretim laboratuarı olarak
çevirebileceğimiz bu laboratuarlar neredeyse her şeyi yapabilmek, üretebilmek ve
bunları da kişilerin ve projelerin paylaşımına izin verecek şekilde yapabilmek amacıyla
2006’da Massachusetts Institute of Technology de Prof. Dr. Neil Gershenfeld tarafından
ortaya atıldı. 2013 itibari ile de 34 ülkede 125 FabLab bulunmaktadır. (Haberler,FabLab
Kuruluyor) FabLab
alanında sürekli gelişen teknoloji ve cihazlara yer verir. Bunları sıralamak
gerekirse:
·
“3D
yazıcı
·
CNC
tezgah
·
Lazer
kesici
·
Devre
Basma
·
Mikroelektronik,
sensör
·
Test
İstasyonu” (Tekinay,
2013)
FabLab, “tek bir lab
bünyesinde var olanın ötesinde operasyonel, eğitsel, teknik, mali, ve lojistik destek sağlar. Fab labler halkın
kullanımına açık kaynaklardır, bireylere serbest erişim sunduğu gibi
topluluklara da plan dahilinde erişim sunarlar.” (Fab Beratı) Uluslar arası FabLab
Birliği de işte bu hedeflerin yerine getirilmesi,genel ilke ve politikaların
oluşturulup ifade edilmesinin sağlanması, koordinasyon, birlik, çaba ve
çalışmalarda sınırlar ötesi erişilebilirlik sağlamak ve takım çalışması
oluşturmak gereğinden meydana getirilmiştir.
FabLab Uluslar arası
Birliği sorumluluklarını üç ana etmende toplamıştır bunlar: güvenlik,işletim ve
bilgidir. Her birini tek tek açıklamak gerekirse; insanların ve makinelerin
güvenliğini sağlamak, laboratuarın temizliğine,bakımına ve iyileştirilmesine
yardımcı olmak, dokümantasyon ve yönergelere katkıda bulunmak olarak sıralanır. (Fab Beratı)
FabLab’ın saydığımız
özelliklerinden ötürü, demokratik bir yapının ve kendini ifade etme
özgürlüğünün de bir sonucu olarak, özellikle ve öncelikle düşünen, araştıran,
tasarlayan ve üreten genç beyinlerin projelerini büyük üretimlerden önce
kişisel üretime dökme şansını veren bu laboratuarların üniversitelerle ilişkisi
tartışılamaz. Türkiye’de de bu alanda girişimde bulunulmaktadır. Kadir has
Üniversitesi İstanbul Kalkınma Ajansı’na yapmış olduğu başvuru başarılı
olmuştur. Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi ile Sanat ve Tasarım
Fakültesi’nin ortak önerisi olarak sunulan projenin kullanımı üniversitenin
tümüne ve tüm dış paydaşlara açık olacak. (Haberler,FabLab Kuruluyor) Böylece Türkiye’nin
ilk FabLab’ı kurulacak. Üniversite olarak anlaşılır olan FabLab girişiminin kütüphane
ile alakası nedir?
Kütüphaneler, her bireye
dil, din, ırk, görüş farklılığı gözetmeksizin doğru bilgiyi paylaştırmayı ve
ulaştırmayı hedefleyen kurumlardır. Bunu yaparken eşitliği de ilke edinirler.
İmkanı olanlara ya da olmayanlara bilgiyi ücretsiz sunmayı görev edinirler. Ayrıca
bir çok topluluğa da çalışma ve toplantı alanı sağlanmaktadır. Bu manada somut
bir “üretim alanı” veya FabLab oluşturulması da pekala makul olacaktır. Bu
açılardan FabLab’ın kütüphanelerde kurulması güzel bir gelişme olmuştur.
“Kütüphane, bunun için uygun olan tek nokta” (Kurt &
Colegrove, 2012)
olarak uluslar arası platformlarda ortak görüşte bulunduğu mekandır. Yani
kütüphaneler, bilgiyi en kolay edinebileceğiniz muhakemenizi ve kendi
gelişiminizi sağlayan ve güçlendiren bir yer iken artık muhakemelerin ve
tasarıların üretim aşamasına geçmesi, yani somutlaşması işlevi görecek mekanlar
olacaklar.
Özellikle araştırma
kütüphaneleri ve üniversite kütüphaneleri için öğrenciye büyük katkılar sunacaktır.
Hayal ettikleri ve tasarladıkları ürüne hemen ulaşabilecekleri, üzerinde
çalışıp kendilerini geliştirecekleri bu imkanları sağlamak da kütüphanenin
görevleri içinde sayılmalıdır.
“Kendin yap ürünleri”
İngilizce olarak “do-it-yourself productions” olarak bilinen ürünler kolay
erişilebilir olduğundan beri yaratma ve üretme aktiviteleri kütüphanelerin
toplum hizmet sunucularının birer parçası haline gelmeye başladı. Bu ürünler dijital
formatta yeni fikirler yaratmaları için onlara cesaret veren teknoloji ve
servisler sunuyor. 3D yazıcı da bunlardan biri. Yukarıda bahsi geçen “üretim
alanları”nın başlıca araçlarından biri bu makineler.
Halk kütüphaneleri bünyelerinde
“maker space”, yani “üretim alanı” olarak bütçeleri ve kullanıcı talepleri
doğrultusunda FabLab’lerin küçük versiyonlarına yer açıyorlar. Bunu yapan ilk
halk kütüphanesi NewYork’ta Fayetteville Free Library’dir. (Blowers,
2012)
Bu alanda 3D makineleri ağırlıkla yer alıyor. Bu makinelerin kullanımına ise
hemen izin verilmiyor. Örneğin Wesport Kütüphanesi’nde iki ayrı seans olarak
birer saatlik eğitime tabi tutuluyor kullanıcı, daha sonraki adımda hazır
olduğu görülürse eğitim koçunun eşliğinde çalışmaya başlayabiliyor. (Services,Maker
Space)
3D yazıcılar sadece araştırmacı, öğrenci, mühendis veya güzel sanatlar ile uğraşan kişiler için değil çocuklar için de bir yaratım alanı olarak kütüphanelerde karşımıza çıkmaktadır. Böylece çocukların hayal güçlerini geliştirmede önemli bir unsur ve motivasyon kaynağı haline gelmektedir.
Yalnız halk kütüphaneleri
bu girişime dahil olmak istiyorsa dikkat edilmesi gereken bazı noktalar var.
Örneğin Kanada’da Regina Halk Kütüphanesi’nde çalışan Michael Groenendyk, “üretim
alanı”nın her halk kütüphanesi için uygun olmayacağını, sorumlu tutulacak teknik
donanım konusunda ilgisiz ve yetersiz personellere sahipseniz bunun başınıza iş
açabileceğini ve tamamen bir israf olacağını dile getiriyor. (Anstice,
2013)
Ayrıca 3D makineleri pahalı teknolojiler ve sürekli maliyet kütüphanenin
bütçesini de etkileyecektir. Bu makineler için lazım olan maddelerin satın
alınması ve sürekli temin edilebilir olması gerekmektedir. Bazı kütüphaneler
belirledikleri politikalar çerçevesinde kullanımı ücretlendirmektedir. Örneğin
öğrencilere, üye olanlara ücretsiz olması gibi. Örneğin Westport Kütüphanesi
üye olmayanlar için saat başı $20 isterken, üye olanlardan ise bir ücret talep
etmiyor. (Services,Maker Space)
Kütüphaneler bütçeleri
doğrultusunda aldığı bu makinelerin tanesine yaklaşık $1000-3000 ödüyorlar. (Anstice,
2013)
Kalitesi ve işlevleri arttıkça fiyatı da artıyor, haliyle her öğrencinin bir
kurs ve bir proje için bu makinelerden edinmesi mümkün olmayabilir. Öyleyse
kütüphaneler gelişen teknoloji ile entegre sistemler üzerine kurulup, ilerlemek
için bunu araç olarak görüyorlarsa, bu teknolojinin ve kullanıcılara sunduğu
faydanın da farkında olarak, bünyelerinde yer vermeleri beklenilen bir tercih
olacaktır.
Şunu da belirtmek gerekir
ki, bu makineler yalnızca kütüphaneler değil, müzeler ve eğitim merkezleri
tarafından da ilgi ile karşılanmaktadır. (Blowers, 2012)
Son yıllarda “üretim
alanları”nın, kütüphaneleri özellikle halk kütüphanelerini kullanıcıya daha mı
yakınlaştıracak, halk kütüphaneleri kullanıcı tarafından eskiye nazaran daha mı
sık başvuru merkezi haline gelecek, halk kütüphanelerinin kurtarıcısı mı olacak
gibi sorular üzerinde tartışmalar mevcuttur.
EZGİ ALTUN
Sözü Geçen Kaynaklar
Anstice, I. (2013). 3D printers & Maker Spaces.
Aralık 04, 2013 tarihinde Public Libraries News:
http://www.publiclibrariesnews.com/practitioners/3d-printers-and-maker-spaces-in-libraries/2644-2
adresinden alındı
Blowers, H. (2012, November). Supporting The
Knowledge Continuum Through Technology: From Consumption To Fabrication. Computers
in Libraries, s. 30-32.
Fab Beratı.
(tarih yok). Aralık 4, 2013 tarihinde The International FabLab Association:
http://www.fablabinternational.org/tr/fab-lab/fab-berat%C4%B1 adresinden
alındı
Haberler,FabLab Kuruluyor. (tarih yok). Aralık 04, 2013 tarihinde Kadir Has
Üniversitesi: http://www.khas.edu.tr/news/909/455/FabLab-Kuruluyor.html
adresinden alındı
Kurt, L., & Colegrove, T. (2012, Temmuz 17). 3D
Printers in the Library:Toward a Fablab in the Academic Library. Aralık
04, 2013 tarihinde ACRL TechConnect Blog:
http://acrl.ala.org/techconnect/?p=1403 adresinden alındı
Services,Maker Space. (tarih yok). Aralık 04, 2013 tarihinde The Wesport
Library: http://westportlibrary.org/services/maker-space/3d-printers adresinden
alındı
Tekinay, Ş. (2013, Şubat 11). FabLab İstanbul.
İstanbul, Türkiye.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder